İnternet ve bilişim teknolojilerinin gelişmesi ile birlikte, her gün çok ve çeşitli kavramlarla karşı karşıya kalıyoruz. Bunlardan biri de “big data”. Peki nedir bu big data, hayatımızı nasıl etkilemektedir?
Aslında “big data” ürettiğimiz bilgi ve verilerin kümülatif birikimidir. Bireysel olarak yaptığımız tüm davranışlar, birer veri oluşturur. Bu verileri birleştirerek ve istatistikler oluşturarak bilgiler elde ederiz. Örnek verecek olursak: Ahmet sabah kahvaltısına x adlı bir restorana gitsin. Sonrasında da arabasıyla işe gitsin. Mehmet ise yine x adlı restoranda kahvaltı edip otobüsle okula gitsin. Ahmet ve Mehmet’in bu davranışları birer veridir. Kümülatif olarak toplandığında ise istatistik ve bilgileri oluşturacağımız “big data”yı oluştururlar. Bu birikmiş verileri işlediğimizde, x restoranının müşterilerinin yüzde kaçının öğrenci, yüzde kaçının çalışan olduğunu, x restoranını tercih edenlerin buraya toplu taşıma mı yoksa özel araçla mı ulaştıklarını öğreniriz. Bu bilgiler, sonuçta x restoranının menüsünden dekorasyonuna, reklam stratejilerine kadar her türlü eyleminin karar verme sürecinde etkili olur.
Yaptığımız her davranış, ürettiğimiz her bilgi, her veri “big data”dır. Bunun işe yarar kısımlarını bulmak, bu yüksek hacimli veriyi saklamak, korumak, ulaşmak, nasıl işleneceğine karar vermek ve sonuçlarını yorumlamak ise, konuşmamız gereken asıl meseledir.
Markaların pazarlama ve reklam stratejilerinde big data’nın yeri çok önemli. Özellikle dijital ve sosyal platformlardaki reklam, satış ve pazarlama süreçleri, hem var olan bilgiyi doğru kullanmayı, hem de yeni veriler elde etmeyi kolaylaştırıcı şekilde tasarlanmalı.
Sosyal medya kullanımının, mobil aplikasyonların ve bulut teknolojisi kullanımının yaygınlaşması ile birlikte, pazarlama hedefinde olan kişilerin demografik, ekonomik ve duygusal durumlarını analiz etmek mümkün. Evet, yanlış okumadınız, duygusal durumlarını da… Mobil operatörlerin bağlandığı baz istasyonları, yüklediğimiz mobil uygulamalara verdiğimiz izinler, gps, web tarayıcı geçmişleri… Dijital ortamdaki her iziniz big data için veri kaynaklarıdır.
Big data analizleri bize, herhangi bir dijital ve sosyal mecra’da, istediğimiz hedef kitlelerine nokta atışı reklam gösterimi avantajı sağlar. Biz ürünümüzü, 18-24 yaş arası, üniversite öğrencisi kadınlara göstermek istiyorsak, sadece onlara gösterebiliriz. Sosyal medya üzerinden, belirli bir mesleğe yönelik reklamlar yapılabilir. Sadece doktorlara, milli eğitim çalışanlarına, hakimlere gibi… Duygusal pazarlama öyle bir durumda ki, artık kişilerin duygu durumlarını bile analiz edecek durumdayız. Evet, çok yakın zamanda artık reklamlarınızı sadece mutlu insanların görmesini seçebileceksiniz. Ya da sosyal sorumluluk/hizmet gibi amaçlarınız varsa, mutsuz ve yalnız insanları hedefleyerek, onların çeşitli kötü alışkanlıklara, belki de intihara sürüklenmesini önleyebilirsiniz. İnsanların hangi günlerde genelde daha mutlu, hangi günler daha mutsuz olduğunun analizleri ile, anket/sigorta satışı gibi çalışmaların günlerini planlayabilirsiniz.
Big data analizlerinin satış, pazarlama ve reklam sektöründeki muhteşem sonuçlarını ve verinin muazzam miktarını göz önüne alırsak, veri madenciliği ve data analistliğine geleceğin mesleği gözüyle bakabiliriz, değil mi?
Sevda Gürkoyun
Bir yanıt yazın